6 Eylül 2008 Cumartesi

Akşam Gezisi



Dün akşam evimin oraları gezmek istedim aslında gezmekten kastım yeni bir şeyler keşfetmek için değildi. İnsanın bunaldığında dışarı çıkması güzel teyzelere bakması uzaklaştırıyor insanı birazcık ciddi hayattan. İçgüdülere teslim oluyor insan. Markete gidip bir şeyler almak istemiştim aslında bu sayede güzel teyzeleri görürdüm hemde o saatlerde bir şeyler yeme isteği duyuyorum acıkıyorum bunun için atıştıracak bişeylerim olurdu güzel olur hoş olurdu. Bunun için Köksal (ev arkadaşım) ikna ettim çıktık dışarı ilk adımda amanın dedik ne kadarda soğuk hava. Anasını sattığımın havası ne kadarda dengesiz ne zaman sıcak ne zaman soğuk kestiremiyor insan. Hafif üşüyoruz ama pek dert etmedik hadi dedik bide Mayak'ın (alışveriş merkezi) sol tarafına gidelim ne varmış. Köksal abi orda çılgınlar gibi eğlenen insan gördüğünü iddia etti. Aramaya başladık. Küçük bir büfe gördük kendimizden geçtik şaurma (dönerin rusçası) yazıyor yanında da Türk bayrağı var. Direk fotoğraf makinesini çıkarıp resmini çektim gittim hemen büfeye sahibiyle tanışmak istedim. İçerde Özbek çocuklar çalışıyor ufak bir büfe tavuk döner satıyorlar. Her ne kadar döner tadı olmasa da mutlu oluyor insan Türkiye’deki bir şeye benzeyen bir şey yemek içmekle. Sahibi yokmuş günde bir iki kez uğruyormuş adı Adnan'mış. İlerisinde Köksal'ın bahsettiği insanların çılgınca eğlendiğini söylediği yer var. Aslında büfenin yanında demek garip kocaman yazlık disko için, ama benim için daha büyük önem arz eden yer Türk bayrağının asılı olduğu büfedir. İnsan hoşlanıyor bundan mutluluk duyuyor. Bu yüzden bu disko o büfenin yanında. Yani o büfe diskonun yanındaki küçük büfe değil o büfenin yanında disko var. Girdik diskoya 100 ruble giriş parası mühim değil. Bileğine damga basıyorlar mor ışıkta belli olan, sonra girip çıkmakta sorun olmuyor. İçeri boş ama dolu olan yerler insanı orda bir yaz tutmaya yetecek motivasyonu sağlar kanımca. Sahnede her yerde ne güzel genlere sahip kadınlar var. Siyah saçlı beyaz tenli ve mavi gözlü bir insan ilk kez bu kadar yakınımdan geçti ama ingilizce bilmiyormuş kötü birşey. İçerde oturduk fena değildi 1 saat kadar ilgiyle çevremizi tanımaya çalıştık ama yeteri kadar tanıyamadık birkaç kez daha gitmek lazım. Ordan çıktık şaurmanın tadına baktık tekrar resimler çektik. Güzel keyifli bir akşamdı çok para harcamadan hem memleketi hatırladık hem de Rusya’da olduğumuzun bir kez daha farkına vardık.

24.06.2008
Omsk

1 yorum:

Türker dedi ki...

Disko misko anlatmışsın ama biraz da fotoğraf koy da daha iyi anlayalım ortamı, eksik kalıyo böyle :D