İrtiş nehri yılın 7 ayı buz oluyor geriye kalan 5 ayda bu nehri kullanmak için güzel bir zaman. Nehirde tekneler hatta jetskiler bile oluyor. Plajları var insanlar güneşleniyor suya giriyor. İşte bu nehrin güzel 5 ayının son zamanlarında roketa isimli tekneyle 1 saat mesafedeki manastır gezimi sizlere anlatmak istedim. Omsk nehrinde tekne ile yapabileceğiniz 2 tur var bir tanesi 1 saatlik şehir turu şehir boyunca tekneyle gezdiriyorlar sizi, diğeri ise benim katıldığım 3.5 saatlik manastır turu. Biletlerini Omka deresi ile İrtiş nehrinin birleştiği köşedeki bu teknelerin yanaştığı küçük limanın yanındaki gişeden alabiliyorsunuz. Biz biletleri almak için biraz geç kalmıştık o gün. Teknenin kalkmasına yarım saat kala gişeye geldiğimizde sadece 1 kişilik bilet kalmıştı ama rusyanın şöyle bir güzelliği var paranız varsa kapılar açılıyor :)) hatta öyle açılıyor ki kaptan kendi kamarasını açıyor hizmetinize, misafirperverliğin bukadarı da olur mu yahu diye şaşırıyor insan:) Nehrin kenarları inanılmaz yeşillik. Şehrin biraz dışında nehrin kenarında güzel bahçelerin içinde çok güzel manzarası olan çok çok güzel evler var. İnsan böyle yerlerde yaşamaya imreniyor. Omsk nehrinin içerinde bir sürü tekne nehirden kum çekiyor bu teknelerin isimlerini bilmiyorum ama İrtiş’in içinde bu teknelerden çok var ve kenarlarda boşalttıkları kum ocakları var. Bir süre sonra etraftaki manzara kendini tekrarlamaya başlayınca biraz sıkılıp kaptanın yatağında uzanmaya başlıyorum. Bi on dakikalık uzanmanın ardından gezeceğimiz manastıra geliyoruz.
24 Aralık 2008 Çarşamba
Manastır Gezisi 1
İrtiş nehri yılın 7 ayı buz oluyor geriye kalan 5 ayda bu nehri kullanmak için güzel bir zaman. Nehirde tekneler hatta jetskiler bile oluyor. Plajları var insanlar güneşleniyor suya giriyor. İşte bu nehrin güzel 5 ayının son zamanlarında roketa isimli tekneyle 1 saat mesafedeki manastır gezimi sizlere anlatmak istedim. Omsk nehrinde tekne ile yapabileceğiniz 2 tur var bir tanesi 1 saatlik şehir turu şehir boyunca tekneyle gezdiriyorlar sizi, diğeri ise benim katıldığım 3.5 saatlik manastır turu. Biletlerini Omka deresi ile İrtiş nehrinin birleştiği köşedeki bu teknelerin yanaştığı küçük limanın yanındaki gişeden alabiliyorsunuz. Biz biletleri almak için biraz geç kalmıştık o gün. Teknenin kalkmasına yarım saat kala gişeye geldiğimizde sadece 1 kişilik bilet kalmıştı ama rusyanın şöyle bir güzelliği var paranız varsa kapılar açılıyor :)) hatta öyle açılıyor ki kaptan kendi kamarasını açıyor hizmetinize, misafirperverliğin bukadarı da olur mu yahu diye şaşırıyor insan:) Nehrin kenarları inanılmaz yeşillik. Şehrin biraz dışında nehrin kenarında güzel bahçelerin içinde çok güzel manzarası olan çok çok güzel evler var. İnsan böyle yerlerde yaşamaya imreniyor. Omsk nehrinin içerinde bir sürü tekne nehirden kum çekiyor bu teknelerin isimlerini bilmiyorum ama İrtiş’in içinde bu teknelerden çok var ve kenarlarda boşalttıkları kum ocakları var. Bir süre sonra etraftaki manzara kendini tekrarlamaya başlayınca biraz sıkılıp kaptanın yatağında uzanmaya başlıyorum. Bi on dakikalık uzanmanın ardından gezeceğimiz manastıra geliyoruz.
21 Kasım 2008 Cuma
İLK İZİN
İlk izin, son ana kadar belli olmayan, problem ha çıktı ha çıkacak diye düşünürken birden tahmin ettiğimden de kolay alabildiğim izin, ne kadar da mesudum...
Motivasyonu sağladığım zaman sizlere Omsk hakkında burada neler yaptıklarım hakkında yazılar yazacağım. Bir sürü bir şeyde yaptım aslında yazılacak çok şey var ama dediğim gibi bir türlü odaklanamadım bu işe. Fırsatını bulabilirsem sizlere Rusçayı sadece marketle ve taksiyle problemlerini çözebilecek kadar bilen birinin sinema ve tiyatro bunalımlarını anlatacağım, tekne turuyla manastır gezimden bahsedeceğim, şehrin dışında gittiğim bir eğlence merkezinde neler yaptığımı, ilk defa buz pateni yapmamı , hiç anlamadığım halde buz hokeyi maçına (Omski Avangard Omsktaki takımın adı) gitmemi anlatacağım bunun dışında çok yaramaz işler de yaptık bunları da anlatırım belki, bunların dışında insanların nasıl yaşadığını garip düşünce yapılarını, Türk kültürüyle yaşayan beni bazı durumlarda garip anlatılmaz yada tarif edemeyeceğim hallere düşüren durumlardan bahsetmeye çalışacağım.
Bunu suskunluk döneminin bir ara yazısı olarak kabul edin. Şu an Moskova havaalanında etrafımda bir sürü güzellik var. 15 gün caaanım Türkiyemdeyim kavuşacağımız güzellikler yanında bunlar pek önemli değil ama bunlarda tanrının insanlığa lütufları. Bir bakalım neymiş incelikleri.
6 Eylül 2008 Cumartesi
Akşam Gezisi
24.06.2008
Omsk
11 Ağustos 2008 Pazartesi
Omsk Hayatım Başlıyor
Omsk maceramın başlaması hakikaten çok ilginç oldu. Omskun yerini haritada dahi bilmezken 26 gün sonra Omskta yaşamaya başlamak hayatın garipliklerinden güzel bir örnek. Omska giden 10 kişilik grupla beraber Ankaradan başlayan yolculuğumuz, İstanbul Atatürk havalimanı Moskova Şeremetova ve Omsk sıralamasıyla bitti. Türkiye saatiyle Omsk saati arasında 4 saatlik bir fark var, havaalanlarında beklemelerde yolculuk saatine eklendiği zaman bitmek bilmeyen bir yolculuk yaşıyor insan ama Türkiyeye dönüşte de zaman farkından doğan 4 saatlik bir karda oluyor. Moskovanın iklimi Nisan ayında Türkiyedekinden farklı değil 3-4 derecelik farkı önemsemiyor insan. Şeremotovadaki 17 saatlik beklemeden sonra Omsk uçağı nihayet hareket etti 3 saat süren yolculuğa 3 saat Moskova Omsk saat farkı eklenince takvim üzerinde 6 saatlik yolculuk sonrası Omsk'a adımımı attım ki inanılmaz bir duyguydu 6 Nisanda -10 u görünce uçağın kapısı açılır açılmaz insan çıkıp çıkmama konusunda şüpheye düşüyor. Dobra Pajavalat Sibirya diyor hava. hakikaten inanılmaz soğuk bir hava o soğuk havanın sert rüzgarla insanın yüzüne çarpması fevkalade bir duygu ama nihayet çok uzun süren bir yolculuğun sonuçlanması insanı mutlu ediyor. Omsk havaalanı Türkiyedeki otobüs terminallerinden daha kötü bir yer ama Rusyanın genelinde olduğu gibi havaalanında da yenileme çalışmaları devam ediyordu. Şirketten bizi karşılayan arabalara bindik ve ilk iş yerim olan OMSK İKEA MEGA MALL şantiyesinin yolunu tuttuk. Acımasız ama öğretici hayatla tanışıyoruz.
6 Ağustos 2008 Çarşamba
Omsk Hakkında
6 Nisan 2008 den beri Omsk şehrinde yaşıyorum. Mümkün olduğunca çok kültür ve ülke görme isteğimin başlangıç yeri Omsk'u tanıtmak, hakkında az bilinen bu şehri anlatmak için bu blogu kurmaya karar verdim. Bu blog gazetelerin tatil yerlerini anlattığı köşelerine benzemeyecek tamamen bu ülkenin ve bu şehrin yabancısı birinin tecrübelerini, düşüncelerini, fikirlerini, neyi nasıl yapmak istediklerini ve yaptıklarını anlatacak.
Umuyorumki gayet samimi ve bilgilendirici olacak.